Giresun ve Gümüşhane'de, 1867 yılında tespit edilerek Türkiye endemik türü literatüre giren 'kandamlası' bitkisi, 150 yıl aradan sonra geçen yıl mayıs ayında Giresun'da yeniden görüldü. Zehirli kimyasal alkaloid içerdiği için dünyada tıbbi aromatik bitkiler listesinde yer alan bitki için koruma eylem planı hazırlandı.
Giresun'un Şebinkarahisar ilçesi ile Gümüşhane kırsalında, 1867 yılında Rus doğa bilimcisi ve tarihçi Pyotr Aleksandroviç Çihaçov tarafından tespit edilen ve Türkiye endemik bitki türü olarak literatüre giren 'kandamlası' bitkisi, o tarihten sonra kayda alınamadı.
DHA'nın haberine göre yörede 'horozgülü' ve 'sarıdağgülü' olarak varlığı bilinen bitki, 150 yıl aradan sonra geçen yıl mayıs ayında, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fergan Karaer ve Erzincan Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Kandemir öncülüğündeki bir ekip tarafından tespit edildi.
Zehirli kimyasal alkaloid içerdiği için dünyada tıbbi aromatik bitkiler listesinde yer alan tür için, Doğa Koruma ve Milli Parklar Giresun Şube Müdürlüğü, koruma eylem planı hazırladı. 'Sarı Dağ Gülü Tür Koruma Eylem Planı´ çalıştayıyla bitki ile ilgili koruma planları belirlendi. Bitkinin görüldüğü alanlar izlenecek, çeşitli koruma tedbirleri uygulanacak.
VALİ: YÖREMİZ ENDEMİK BİTKİLER ANLAMINDA ZENGİN
'Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Giresun Valisi Harun Sarıfakıoğulları, çok eski zamanlardan beri var olan, ancak 150 yıldır ülkemizde tespiti yapılamayan `sarıdağgülü´nün geçtiğimiz yıl tekrar görüldüğünü hatırlattı.
Sarıfakıoğlları, "Eğer biz flora fauna dengesini sağlayamazsak, emisyonlarla, hızsal kirleticilerle doğamızı hor görürsek, bu endemik türleri korumak da bir o kadar zor olacak. Yöremiz, endemik bitki anlamında zengin bir bölge. Bu nedenle çevreyi koruma bilinci adına da bu ve benzeri çalışmaları, çalıştayları önemsiyoruz.
Bu konuda Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürümüzle gerçekten çok gayretliyiz. Şube Müdürümüz bu konuda çok çalışkan. İnşallah bu çalışmaları Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü çerçevesi altında değerli bölge müdürümüzün katkılarıyla, yine diğer paydaşlarımızın, çalışma ortaklarımızın katkılarıyla devam ettireceğiz. Bu tabiat bizim. Bizim ama, biz bunları gelecek kuşaklara teslim edeceğiz. Aslında bunun birer emanetçisiyiz. Bu düşüncelerle daha fazla sahip çıkma adına bu ve benzeri çalışmaları inşallah artarak devam ettireceğiz" dedi.